Skip to main content

MEMLEKETİMİZİN BAŞI SAĞOLSUN

Dün mübarek Regaib gecesinde ehli semanın ardından ağladığı, şüheda mertebesine çıkan ve velayet makamına yükselen Mehmetçiklerimize Cenabı Mevla Rahmet eylesin.
Yaralı olan gazilerimize acil şifalar versin. Ailelerinin ve tüm memleketimizin başı sağ olsun.
Millet olarak dua ve ilticalarımızla elimizden gelen her türlü maddi manevi imkânlarımızla devletimizin milletimizin, ordumuzun yanındayız.
Hain emelleri peşinde koşan dışarıdaki düşmanlar ve içerideki işbirlikçileri bilsinler ki inayeti İlahiyenin tevfikiyle bu topraklar bizlere mezar olmadan kimselere yar olmayacaktır.
Bu gibi yaşanan elim ve ciğersuz hadiseler inşallah hayır ve güzelliklerin mukaddimesidir. Rabbimize dua ve iltica edip niyaz edelim ki bizlere pahalıya satmasın böyle acıları bir daha yaşatmasın inşallah.
Bu vesileyle toplumda infiale olan sebep olabilecek bir meselenin izah edilmesi gerekmektedir şöyle ki:
Birçok hayır ve güzelliklerin meydana gelmesi için az şerler kötülükler kabul edilir.
Eğer az şer ve kötülükler meydana gelmesin diye külli hayır ve güzellikleri netice verecek olan o az şerler kötülükler kabul edilmezse o vakit daha büyük şerler meydana gelebilir.

“Hayr-ı kesîr için, şerr-i kalil kabul edilir. Eğer şerr-i kalil olmamak için, hayr-ı kesîri intac eden bir şer terkedilse; o vakit şerr-i kesîr irtikâb edilmiş olur.
Meselâ: Cihada asker sevketmekte elbette bazı cüz’î ve maddî ve bedenî zarar ve şer olur. Fakat o cihadda hayr-ı kesîr var ki, İslâm küffarın istilasından kurtulur.
Eğer o şerr-i kalil için cihad terkedilse, o vakit hayr-ı kesîr gittikten sonra şerr-i kesîr gelir. “

Birlik, beraberlik ve uhuvvetimize zarar verebilecek ve bizleri ihtilafa, tefrikaya atabilecek hiç bir meseleye, habere vs. alet olmayalım inşallah
Bizler millet olarak vahdetimizi ve uhuvvetimizi muhafaza edersek, hariç ve dâhil mihraklar bir şeyler yapamayacaklardır.
Cenab ı Mevla tarihi şanla şerefle mefahirle dolu olan bu necip millete, ordusuna askerine ve içindeki şahsı manevisine yeryüzünde hiçbir kimseye nasip olmayan, bin seneden beri İslamiyet’e hizmet etmek ve bayraktarlığını yapmak ve Peygamber Efendimiz asm ın övgü ve senasına mazhar olmak gibi şerefli bir paye nasip etmiştir. Başımıza gelen bu gibi hadiseler inşallah âlemi İslam’ın saadetine vesile olacak güzelliklerin habercisidir.
Üstadımızın ifadeleriyle

“Eskiden beri i’la-yı kelimetullah ve beka-yı istiklaliyet-i İslâm için farz-ı kifaye-i cihadı deruhde ile, kendini yek-vücud olan âlem-i İslâma fedaya vazifedar ve hilafete bayraktar görmüş olan bu devlet-i İslâmiyenin felâketi, âlem-i İslâmın saadet-i müstakbelesiyle telafi edilecektir. Zira şu musibet, maye-i hayatımız ve âb-ı hayatımız olan uhuvvet-i İslâmiyenin inkişaf ve ihtizazını hârikulâde ta’cil etti. Biz incinir iken, âlem-i İslâm ağlıyor. Avrupa ziyade incitse, bağıracaktır. Şayet ölsek, yirmi öleceğiz, üçyüz dirileceğiz. “

“Ümidvar olunuz şu istikbal inkılabı içinde en yüksek gür sadâ, İslâm’ın sadâsı olacaktır.”

“Rahmet-i İlahiyeden ümid kesilmez. Çünki Cenab-ı Hak bin seneden beri Kur’anın hizmetinde istihdam ettiği ve ona bayraktar tayin ettiği bu vatandaşların muhteşem ordusunu ve muazzam cemaatini, muvakkat ârızalarla inşâallah perişan etmez. Yine o nuru ışıklandırır ve vazifesini idame ettirir…”

Cephede savaşan ordumuza dualarımızla kuvvetü zahr olmak için hep beraber Fetih Suresi okuyoruz.

Maltepe Eğitim Kültür İlim Derneği